kekikli peynirli çörekler

bir sohbet icin hazirladigim bu pogacalarin orijinal tarifi degerli Hatice’nin sitesinden. Daha fazla ayrinti icin onun sitesinede bakabilirsiniz. Ben yapilislarinin resimlerini cekmeyi unutmusum, bir dahaki sefer resimlerinide eklerim..Daha fazla goruntu ve tarifin orijinaline tarif icindeki linkden ulasabilirsiniz..


Kekikli Peynirli Pogacalar
18 adet

malzemeler:

  • 1,5 su bardağı süt (amerikan ölçüsü ile 1 cup)
  • 4 yemek kaşığı toz şeker
  • 1 paket (42gr) yaş maya veya 2 yemek kaşığı toz maya
  • 4 su bardağı un (600gr, 3 cup)
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 8 yemek kaşığı margarin/tereyağı (114gr, 1 stick), küçük parçalara kesilmiş
  • 3 yemek kaşığı margarin/tereyağı, erimiş
  • 2 veya 3  yumurtanın sarısı
  • 100gr (1,5 cup) rendelenmiş çerkez peyniri veya cheddar peynir
  • 2 yemek kaşığı kekik
  • 2 tatlı kaşığı taze çekilmiş karabiber
  • üzerleri için 1 yumurtanın sarısı+1 yemek kaşığı su

hazırlanması:

  1. sütü ılıtın. içine 2 yemek kaşığı şekeri koyun. ardından mayayı ilave edip hepsinin erimesini sağlayın. (toz maya ise 10 dakika kadar bekleyin.)
  2. un, 2 yemek kaşığı şeker, tuz ve yağ parçalarını mikserle  karıştırın.  mayayı ve 2 yumurtanın sarısını ilave edip bir süre daha karıştırın.  (ben bu aşamada unun az geldiğini fark edip hamuru kalıptan çıkardım. un ilavesiyle elimde çok hafif ele yapışan bir kıvama gelene kadar yoğurdum) hamuru yağlanmış bir kaba  alın. üzerini kapatıp oda sıcaklığında 1,5-2 saat veya buzdolabında 4 saat-bir gece bekletin.
  3. hamuru hafif unlanmış bir yerde 38x45cm (15×18 inch) boyutlarında bir dikdörtgen elde edecek şekilde açın. ( genelde ekmek ve sebze tahtasi buyuklugunde )
  4. açtığınız hamurun üzerine fırçayla erimiş yağı sürün. rendelenmiş peyniri, kekik ve karabiberi serpin. hamuru enlemesine ikiye katlayın. 25x45cm (10×18 inch) olacak şekilde tekrar açın.
  5. hamurdan 25 cm (10 inch) uzunluğunda 1 cm (0.5 inch) genişliğinde parçalar kesin. bu parçaların her iki yanından tutarak çevirin.
Hale Çatalbaşoğlu hakkında 626 makale
Zaman cok cabuk akip gecti ve gecmeye devam ederken bende omur zamani icinde fani dunyada akip giden bir yolcuyum.. Izmir caddelerinde soguk kis gunlerinde sabah agarir iken, rahmetli Annecigimin yaninda Manti Restourant’inin yolunu tutmus, o sicacik mekana varma telasi icinde semaverden gelen mis gibi cay kokularinin ve Izmir Kemeralti’nin caddelerine bakan pencereden hayallere dalan ufacik bir kizi hatirliyorum..

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


The maximum upload file size: 1 MB. You can upload: image. Drop file here